Yeşil İle Mavinin Birleştiği Cennet

        
Adilcevaz; Doğu Anadolu Bölgesinde Bitlis İline bağlı, Van Gölü’nün Kuzeyinde, Ahlat, Erciş, Malazgirt ve Patnos ilçeleriyle komşu, Süphan Dağı ve Van Gölü arasında tabii güzelliğe sahip, tarihi ve turistik özellikte yerleri olan, Doğu Anadolu’ nun en güzel ilçelerinden biridir.  Van Gölünün en güzel sahillerine sahip olan ilçemizin yüzölçümü 812 km2,  rakımı ise 1.650 metredir. İlçemize bağlı 1 belde, 28 köy ve 7 mezra bulunmaktadır. Merkez nüfusu 14.734  toplam nüfusu ise  30.917’ dir. İlçemiz iklim ve bitki örtüsü bakımından Doğu Anadolu Bölgesinin genel özelliklerini taşır. Etrafının dağlarla çevrili olması ve güneyinde Van Gölünün bulunması nedeniyle rakımı yüksek olmasına rağmen kışları fazla soğuk olmayan, yazları sıcak ve kurak olan karasal iklime sahiptir. Ceviziyle meşhur olan ilçemizin ekonomisi tarım ve hayvancılık üzerinedir.    
Adilcevaz’ın tarihi Kalkolitik (Taş–Bakır Devri) dönemine kadar uzanmaktadır. Bu dönem MÖ. 6000- MÖ. 2500 yıllarını kapsar. Bu dönemin hemen ardından Adilcevaz’da görülen ilk tarihi kavim Hurilerdir. Hurilerin bu bölgede bulundukları dönem Tunç Devridir. (MÖ. 2500-MÖ. 1200) Bu dönemde bölgeye Hatti denilmekte idi. Tunç Devrinin sonlarına doğru Hatti denilen coğrafyada Hitit kabileleri Mitanni Krallığını kurarlar. (MÖ. 1700) Bu sıralar Mezopotamya’da Asurlar hüküm sürmekte ve bölge ile yakından ilgilenmektedirler. Asurlular bu dönemde Anadolu’da ticaret kolonileri kurmuşlar ve çivi yazısını da Anadolu’ya getirip tanıtmışlardır.  Böylece Anadolu’da tarih öncesi devirler biter, tarihi devirler başlar.
Bölgeye Müslüman orduları ilk defa Hz. Ömer’in halifeliği döneminde ayak basar. Halifenin komutanı İyaz Bin Gamen Adilcevaz'ı Bizans’ın elinden alır (640). Daha sonra Emevi Sultanı Hz. Muaviye İstanbul’u kuşatmaya giderken geçici bir süre Adilcevaz'a hakim olur. (675) Müslüman ordularının bölgeye ilgisi Abbasiler döneminde artar. Abbasi ordusundaki Türk Komutanlar Doğu, Güneydoğu ve Akdeniz Bölgelerini Bizans’tan alıp Bizansla Abbasiler arasında Avasım (sınır kentler) kurarlar. (800) Abbasilerin bu hâkimiyeti 935 yılına kadar devam eder. Bu tarihten sonra bölge tekrar Bizans’ın hâkimiyetine geçer. Çünkü Abbasiler Siyasi güçlerini kaybetmişlerdir. 
Müslüman Türklerin bölgeye ilgisi Büyük Selçuklu döneminde başlar. Büyük Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey’in kardeşi olan Çağrı Bey Doğu Anadolu’ya seferler düzenler. (1018) Bu sırada bölge Bizans hâkimiyetindeki Mervanoğullarının Vaspurakan Ermeni Prensliğinin sınırı durumundadır. Çağrı Bey yaptığı seferlerle Van Gölü’nün çevresine uzun süre hakim olur. Bölgenin tam olarak Türklerin eline geçişi 26 Ağustos 1071 tarihindeki Malazgirt Meydan Savaşı’ndan sonra olur. Türk Tarihinin dönüm noktalarından biri olan ve Türklere Anadolu’nun kapılarını açan savaş Adilcevaz –Ahlat- Malazgirt üçgeninde meydana gelmiştir. 
Daha sonra Büyük Selçuklu Komutanlarından Emir Sökmen bölgeyi Mervanoğulları yönetiminden devralır. 1077 de kurulan Anadolu Selçuklu Devleti’ne bağlı Sökmenliler  Adilcevaz,  Ahlat ve Malazgirt’e 1100 yılından 1207 yılına kadar hakim olur. Daha sonra bölge bir süre Harzemşahların, Yassıçemen Savaşı’ndan sonra da Anadolu Selçuklu Devleti’nin eline geçer (1230). Fakat bu durum uzun sürmez. Çünkü 1243 tarihli Kösedağ Savaşı ile Moğollar bölgeye ve Anadolu’ya girerler. Bu sırada Adilcevaz’ın yerli halkının önemli bir kısmı kılıçtan geçirilmiş, büyük bir kısmı da göç etmek zorunda bırakılmıştır. Moğol İmparatorluğunun da parçalanmasıyla İran’da kurulan Moğol Devletlerinden biri olan İlhanlı Devleti bölgeye kısa bir süre hakim olur. Daha sonra Irak’ta kurulan bir Türkmen Devleti olan Irak Celayirli Devleti 1336- dan 1387’e kadar bölgeyi eline geçirir. Akabinde Adilcevazın imarına önemli bir katkı sağlayan Karakoyunlu Devleti Adilcevaz’dan ve bölgeden Celayirli Devletini çıkarır ve bölgeye hakim olur. Karakoyunlu Devletinin merkezi Erciş olduğu için bu dönemde Adilcevaz’da önemli gelişmeler olur. Karakoyunlu Hükümdarı Cihan Şah Adilcevaz Kalesini de büyük bir onarımdan geçirir. Karakoyunlu hakimiyeti 1468’ e kadar devam eder. Karakoyunlu Devletini ortadan kaldıran Akkoyunlu Devleti bölgeye 1502 ye kadar hakim olur. Akkoyunlular’ın da Adilcevaz’ın imarına katkıları büyüktür. 
Görüldüğü gibi bölgede istikrar bir türlü sağlanamamaktadır. Çünkü Akkoyunlu Devletinin yıkılmasından sonra bu defa bölge Safavi Devletinin eline geçer. Safavi Devleti de bölgede istikrar sağlayamaz. 
Tarihin en ihtişamlı güçlerinden biri olan Osmanlı Devleti Yavuz Sultan Selim’in önderliğinde Çaldıran Savaşında Safavi Devletini mağlup ederek bölgeyi kısa bir süre ele geçirir. Bu tarihten sonra da bölge Osmanlı Devleti ile Safavi Devleti arasında el değiştirir. Sonunda 29 Mayıs 1555 tarihli Amasya Antlaşması’yla Adilcevaz kesin olarak Osmanlı Devletinin eline geçer. Safavi Devleti ile imzalanan bu antlaşmadan sonra Osmanlı Devleti bölgeyi tam bir istikrara kavuşturur.   
Bu istikrar 1. Dünya Savaşına kadar devam eder. Osmanlı Devleti savaşa girmesi sonucu Rus Çarlığına karşı açılan Kafkasya cephesindeki savaşı kaybeder. (Aralık 1914) Osmanlı Ordularının mağlubiyetinden sonra Ruslar Ermenilerin yardımıyla Doğu Anadolu’yu işgale başlarlar. Adilcevaz’ın işgali de 23 Mayıs 1915 te gerçekleşir. Bu sırada Adilcevaz’ın Müslüman halkı hem Rus işgalinden hem de Ermeni zulmünden kurtulmak için Diyarbakır, Mardin, Urfa, Maraş ve Antep’e göç ederler. Osmanlı Hükümeti bölgedeki Ermeni zulmünü önlemek için 14 Mayıs 1915’te Tehcir Kanununu çıkarır. Ermenilerin Doğu Anadolu’dan alınıp bir başka Osmanlı Toprağı olan Suriye’ye yerleştirilmesini amaçlayan Tehcir Kanunu ile Ermenilerin çoğunluğu Suriye ye göç eder. Adilcevaz ve bölge Rus İşgali ve ermeni zulmünden tam olarak 1917 yılında Rusya’da meydana gelen Bolşevik İhtilalinden sonra kurtulur. Bolşevik İhtilalinden sonra Rusya ile Brest-Litovsk Antlaşması imzalanır ( 3 Mart 1918) Böylece bölge Rus işgalinden resmen kurtulmuş olur. Rus işgalinin sona ermesinden sonra bu seferde İngiliz hamiliğinden harekete geçen Ermeniler 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa tarafından kesim bir mağlubiyete uğrarlar. Arkasından yeni kurulan TBMM. Hükümeti ile Ermenistan arasında Gümrü Antlaşması imzalanır. (3 Aralık 1920)
Böylece bölge ile birlikte Adilcevaz’da Ermenilerden kurtulmuş olur. 29 Ekim 1923’te ilan edilen Cumhuriyetle birlikte  Adilcevaz’da Türkiye Cumhuriyetinin şirin bir merkezi olma hakkını kazanır. Rus işgali ve Ermeni zulmünden sonra Adilcevaz’dan göç eden yerli halkın  dönüşü 1940’lı yıllara kadar devam etmiştir.
Tarihi kaynaklarda birkaç farklı yorumla karşılaşılmakla beraber, bunlar İnönü Ansiklopedisinin Adilcevaz Maddesine göre ilçenin eski ismi Arcige’dir. Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait 893 tarihli 1989 numaralı Vakfiyenin 80. ve 454. sayfalarında bu bölgede Zatu’l Cevaz (Cevizler Vadisi) isminde bir İslam Beldesinin olduğundan bahsedilmektedir. Ayrıca yine aynı vakfiye de Zattül Cevaz bölgesinde Yakup Han isminde halkın üzerinde hakim tanrının düşmanlığını tenkil ve evliyasına yardım eden bir “İmam-ı Adil” den bahsedilmektedir ki bu kişinin halkın hikaye haline getirip anlattığı Adil İmam yada Adil Kadı olması mümkündür. 
1315 tarihli Van Salnamesinde baştan başa ceviz ağaçlarıyla dolu olup adeta bir ormanı andıran bu bölge geçmişte cevizler vadisi anlamına gelen Vad-il Cavz ismi verildiğinden bahsedilmektedir Adilcevaz’ın isminin kaynağına dair buraya kadar verdiğimiz tüm bilgiler içersinde Vad-İl Cavz ya da Zat-El Cavz kelimelerinin olma ihtimali daha kuvvetlidir. 
Bilim adamlarımız Adilcevaz’ da tetkik ve incelemeler yaparak buradaki eski medeniyet kalıntılarını ortaya çıkarmaya çalışmışlardır. Ankara Dil ve Tarih Coğrafyası Profesörlerinden Emin BİLGEÇ ile aynı Fakültenin Arkeoloji Doçenti Baki ÖĞÜN’ ün kıymetli yardım ve çalışmaları ile 1962–1964 yılları arasında kale üzerinde gerekli kazı ve araştırmalar yapılmıştır. Bu kazılar ile bugün bile yapılması çok güç olan 2,5 metre yükseklikteki küpler ile akıllara durgunluk verebilecek sanat değeri yüksek kabartma bloklar ortaya çıkartılmıştır. Bu muhteşem bloklardan bir tanesi Van diğeri ise Ankara Arkeoloji Müzelerinde “Adilcevaz Köşesinde” sergilenmektedir.
 
 
T.C. Adilcevaz Kaymakamlığı Orta Mahalle Emniyet Caddesi, No: 312 Hükümet Konağı Adilcevaz, Bitlis, Türkiye Telefon: (0434) 311 30 20 Yazı İşleri Tlf: (0434) 311 32 78 Fax: (0434) 311 24 17 E-Posta: adilcevazkaymakamligi@gmail.com